Blogda Ara

5 Nisan 2018 Perşembe

Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul 11.Sezon Geride Kalırken



Herkese merhaba,
Tasarım anlamında tüm Türkiye’nin nabzını tutan, önümüzdeki sezonun modasına yön verecek koleksiyonların görücüye çıktığı, bizim moda haftamız, canımız Fashion Week İstanbul'umuz geldi, bize heyecanlı ve moda dolu günler yaşatıp gitti. Blog yazılarımın içinde, en ilgi çeken, okunma hiti en yüksek içerik, istatistiklerle de sabit olan, geçen sezon için yazdığım fashion week yazısı olmuştu. Bu yüzden yine  moda ile iç içe geçen günlerin ardından, aklımdakiler silinmeden sizin için hemen yazmaya koyuldum. Mercedes- Benz Fashion Week İstanbul’un 11. Sezonu kapsamında, izlediğim defilelerin detaylarını, gözüme çarpıp hafızama da kazınan tasarımları ve kendi kombinlerimi sizinle bu blog yazımda paylaşmak istedim.  Katıldığım defileleri anlık instagram hikayesi olarak paylaşmıştım. Profilime sabitledim, arzu edenler bakabilir. ‘Ne giydim?’ postlarına instagramımda yer verdim. Bu yazı ile MBFWI 11. Sezonu genel bir değerlendirmeyle tek ve geniş bir içerikte toplamış oldum. 2018 sonbahar/kış sezonunun her türlü modasına dair bilgi sahibi olmak istiyorsanız (renk, kumaş, model aklınıza ne gelirse), hazırladığım defile kolajlarına dikkatlice göz atmanızı öneriyorum. Bütün moda severlere keyifli okumalar dilerim. 

Önümüzdeki sezonun modasına dair ipuçları verirken uyandırdığı heyecan ile modayı yakından takip edenlerin her sezonunu merakla beklediği, yılda iki kez gerçekleşen, Türkiye’nin ulusal ve uluslararası ölçekteki en prestijli moda etkinliği olan  Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul'un 11.Sezon’u, 27-30 Mart tarihleri arasında Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi’nde  gerçekleşti.
Etkinlik Programı
Birbirinden güzel tasarımların ve yeni sezon trendlerinin, müzikli, ışıklı, görsel şölen yaratan görkemli sahne showları ile gözler önüne serildiği, her açıdan keyifli bir moda haftasını geride bıraktık. Türkiye’den ve dünyanın dört bir yanından moda severleri bir araya getiren bu etkinliğe, her sezon olduğu gibi bu sezonda yine ilgi yoğundu. İstanbul'daki havanın moda haftası boyunca son güne kadar kapalı ve zaman zaman yağmurlu olması bile bu yoğun ilgiye engel olamadı. Defilelerin giriş ve çıkışlarında yine uzun kuyruklar oluştu. Hatta yağmurlu hava, moda haftasına romantik bir hava kattı bile diyebilirim. Moda haftasının yalnızca son günü hava güneşliydi. Hem havanın güzelliği hem de moda haftasının finali olmasıyla son gün PSM çok kalabalıktı.




MBFWI 11. Sezon’a Özel Detaylar…
Story of X Seasons
Dünyada birçok şehirde düzenlenen moda haftalarıyla 20 yıldan fazla bir süredir işbirliği yapan ve 5 yıl önce listesine İstanbul'u da ekleyen Mercedes-Benz, Fashion Week İstanbul’un 11 sezondur ana isim sponsoru ve bu sezon geride bıraktığımız 10 sezona ithafen Burçin Ergünt’ün tasarım direktörlüğünde “Story of X Seasons” isimli bir kitap yayınladı. Geçtiğimiz 5 yıl boyunca, moda haftasına katılan tasarımcıların defile ve showlarını, backstage aşamalarını, after partyleri yaratıcı fotoğraflarla bir araya getiren bu kitap, moda seveleri Türkiye’nin fashion week geçmişine doğru yolculuğa götüren, adeta bir flash back niteliğinde bir kaynak olmuş.


Samsung  Galaxy S9 ve S9+ 
Etkinliğin resmi sponsorlarından Samsung, moda işbirliğini yeni Galaxy S9 ve S9+ modelleri ile Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul kapsamında Türkiye lansmanını yaptı. Ultra ağır çekim özelliği ve sınıfının ışığa göre otomatik ayarlanabilen değişken diyaframlı en iyi kamerası ile öne çıkan yeni Samsung Galaxy S9 ve S9+ modelleri Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul boyunca Samsung'un özel etkinlik alanında sergilendi ve davetliler bu yeni modelleri keşfetme şansı buldular.



Mercedes- Benz CLS
Bu sezonun ağır misafirlerinden biri, ilk defa mbfwi’de sergilenen göz alıcı ve yeni CLS'di. 


L’Oréal Professionnel
Moda denilince aklımıza ilk kıyafet modası gelse de biliyoruz ki moda sadece bununla sınırlı değil. Moda ve güzelliğin bir arada konuşulduğu bu haftada dünya da düzenlenen birçok moda haftasının saç sponsoru olan, saç modasının öncülerinden ve kuaförlük sektörüne yön veren Fransız markası L’Oréal Professionnel, Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul’un sponsorlarından biri olarak ürünlerini modellerin saçları ile buluşturdu. Sektörün öncüsü kuaförlerden oluşan ekip modellerde eşsiz saç stilleri yarattı.

(Kuaförler; MM Bahçecik, Trio Kuaför, Mehmet Tatlı, Sabit Akkaya, Hakan Köse, Cozy, Kaizen, The Most, Red&White, Paris Kuaför, Mey Kuaför, Esse Kuaför, Yavuz Kuaför ve Han Kuaför)

Fashion Week haftasında, defileler için hazırlanan saçlarda aşağıda isimlerini yazdığım L’Oréal Professionnel ürünleri kullanılmış.

L’Oréal Professionnel Savage Panache Sprey,
L’Oréal Professionnel Infinium Pure 6 Sprey, 
L’Oréal Professionnel Tecni Art Air Fix Design Sprey,
L’Oréal Professionnel Infinium Sprey,
L’Oréal Professionnel Wild Styles Tecni Art Depolish,
L’Oréal Professionnel Tecni Art Fix Sprey
L’Oréal Professionnel Mythic Oil




Bioderma
Bioderma Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul'un resmi cilt bakım  sponsoru olarak, modellerin ciltlerinin temizliği için profesyonelliğini sundu. Bioderma'nın pembe kapaklı ikonik ürünü Sensibio H2O, moda haftasında bir defileden bir diğerine koşan modellerin ciltlerini hızlı makyaj çıkarma gücü ile yoğun makyajdan arındırarak bir sonraki makyaja hazırladı. Defile öncesi yoğun makyaj yapılan modeller için cilt temizliği büyük önem kazanıyor. Dünyaca ünlü Bioderma Sensibio H2O, milyonlarca kadının, make-up artistlerin, ünlü modellerin ve Hollywood yıldızlarının  favori cilt temizleyicisi.


Ben de hem stantta eğlenceli vakit geçirdim hem de Sensibio H2O hakkında bilgi aldım. Bir kaç küçük bilgi;



İçeriğinde bulunan, cildin doğal yapısına uygun misel tanecikler ile Sensibio H20, yüz, dudak, göz çevresi kullanımına uygun ve tek bir hamlede tüm makyajı nazikçe temizliyor. (Üstelik, suya dayanıklı maskaralar dahil olmak üzere) Hassas ve alerjik cilde sahip olan kişiler ve kontak lens kullanıcıları da rahatlıkla kullanabiliyor. Sensibio H2O içerisindeki aktif yatıştırıcı olan salatalık özü sayesinde cildi yatıştırıyor, şişkinliğini gideriyor ve anında ferahlama sağlıyor.

Nasıl uygulayacağımıza gelirsek; 
Sensibio H2O misel su ile ıslattığımız pamuğu silmek istediğiniz bölgede 4-5 saniye beklettikten sonra pamuğu kaldırdığımızda tüm makyajın pamukta olduğunu görebiliriz. Uygulama sonrası durulama gerektirmiyor. Cildinizi temizlemek ve makyajı silmek için hiçbir şekilde bastırma ve ovalama yapmanıza gerek kalmıyor. Ayrıca sadece makyaj temizleme aşamasında değil, normal cilt temizliğimizi yaparken de kullanabileceğimiz bir ürün. Yüz ve boyun bölgesine günde 1 veya 2 kez kullanabilirsiniz. Tozu kiri ve yağı cilde zarar vermeden temizliyor. Her gece yatmadan önce cildimizi Sensibio H2O ile temizlersek, sabahları cildimizde temizlik hissinin yanı sıra ferahlık hissi duyarak uyanabilirmişiz. Makyaja hazırlık aşamasında da ürünü kullanarak temiz bir ciltle makyaja başlayabiliriz.


Fashion weekin benim için en güzel anlarından biri severek takip ettiğim, dünya tatlısı make up artist Rıfat Yüzüak ile tekrar karşılaşmaktı. Hatırlarsanız geçenlerde düzenlenen bir etkinlikte tanışıp ondan çok faydalı bilgiler ve makyaj tüyoları almıştık. Öğrendiklerimi de detaylarıyla bloğumda yazmıştım. (Fotoğrafımızı gösterince beni hatırladı.) 


Her sezon MBFWI harika dekorlar ile karşılıyor bizi...



Red Bull
Defile aralarında enerjimizi geri getirmek için Red Bull standı imdadımıza yetişti.



Dukan
Dukan, moda haftası boyunca hem sağlıklı hem de lezzetli atıştırmalıkları ile fit olmamızı sağladı.




Alem Dergisi 

Alem Dergisi MBFWI boyunca defile sonrası tasarımcılarla ve ünlü konuklarla röportaj yaptı. Hafta boyunca her gün için günlük MBFWI gazetesi hazırladılar. Gazetede tasarımcılarla röportajlar, moda haftası haberleri yer aldı.



Hopi
Hopi’de moda haftası boyunca defile öncesi ve sonrası tasarımcılar ile röportajlar yaptı. Videoları youtube kanallarında bulabilirsiniz.

Dhl
DHL, Mercedes Benz Fashion Week İstanbul'un lojistik sponsoruydu.


Reebok
Zone alanındaki Reebok standında “Always Classic” koleksiyonu tanıtıldı.


Hafta boyunca gerçekleşen defileler ekranlarda sunuldu.



 



MBFWI 11. Sezon’da Gördüğümüz Tasarımcılar…
Hafta içi 4 gün boyunca süren, öğle saatlerinde başlayıp akşam geç saatlere kadar devam eden, birçok ünlü modacının yer aldığı defilelerde 32 Türk ve uluslararası tasarımcı  ve markalar 2018 Sonbahar/Kış koleksiyonlarını davetlilerin beğenisine sundu. Defilelerin büyük bir kısmı Zorlu PSM’de gerçekleşti. Kimi runway denilen defile formatında, kimi mini defile formatında, kimiside Studio alanında sunum formatında gerçekleşti. Her sezon olduğu gibi bu sezon da koleksiyonlarını Zorlu PSM dışında, farkı mekanlarda veya kendi showroomlarında sergilemeyi tercih eden marka ve tasarımcılar vardı. 

Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul kapsamında koleksiyonlarını sergileyen marka ve tasarımcılar arasında; Aslı Filinta, Bahar Korçan, Belma Özdemir, Brand Who, Cihan Nacar, Çiğdem Akın, DB Berdan, Emre Erdemoğlu, Exquıse, Gökhan Yavaş, İpek Arnas, Lug Von Siga, Mehmet Korkmaz, Mehtap Elaidi, Meltem Ozbek, Mercedes-Benz Presents Atelier Kikala, Mercedes-Benz Presents Sudi Etuz, Mert Erkan, Miin By Kadir Kılıç, Murat Aytulum, NETWORK, New Gen By Ima, Nihan Peker, Niyazi Erdoğan, Özlem Erkan, Özlem Kaya, Raşit Bağzıbağlı, St. Nian, Şiyar Akboğa, Tuba Ergin, Tuvanam, Urun, Zeynep Tosun yer aldı.






Defileler…

MBFWI 11.Sezon kapsamında moda haftasının 2. ve 4. günü Zorlu Center’daydım. MİİN BY KADİR KILIÇ (BLACK FISH),ST.NİAN (LA NUİT), Murat AYTULUM (LAL) ve Özlem ERKAN (ESCAPE)  defilelerini izledim. 

2.GÜN
MİİN BY KADİR KILIÇ 
Mercedes-Benz Fashion Weekin 2. günü izlediğim ilk defile genç tasarımcılardan biri olan Kadir Kılıç'ın MİİN markasının runwayde gerçekleşen ''Black Fish'' isimli koleksiyonunun defilesiydi. Koleksiyonda, denizaltı dünyasının renkli ve büyüleyici hayatının içinde kaybolmuş ama özel kalmayı başarmış siyah balıktan ilham alınmış. Defilede hem kadınlar hem de erkekler için tasarımlar vardı. Cool ve güçlü parçaları barındıran farklı ve sıradışı bir koleksiyon izledik. 

Kadir Kılıç'ın kendine özgü, alışılmadık fakat akılda kalıcı bir tarzı var. MİİN’in tasarım çizgisine baktığımızda fonksiyonel, rahat fakat iddialı tasarımlar ile siyah ve beyazın fazlaca kullanıldığını görebiliyoruz. Bu koleksiyonda diğer renklere de yer verilmiş, siyah ve beyazın dışında koleksiyonda gri, bej, vizon renkleri vardı. Oversize kalıplar, uzun ve kısa jean ceketler, kapüşonlu montlar, deri, paraşüt kumaşlar, kürk detaylar koleksiyon ile ilgili aklımda kalan detaylardandı. 
Gözlük, bere ve şapkalarla kombinler tamamlanmıştı. Pantolonlar, elbiseler ve montlar günlük hayatta rahatlıkla kullanılabilecek tarzdaydı. Mankenlerin podyumda yürürken ellerinde tuttuğu kahve bardakları ile sanki günlük hayata atıf yapılmış gibiydi.




Defilenin sürpriz ismi, ilk kez podyumda yürüyen ve defilenin kapanışını yapan ünlü şarkıcı Hande Yener'di. Konserlerinde de MİİN’in tasarımlarını giymeyi tercih eden Hande Yener’i podyumda görmek oldukça heyecan vericiydi. Baş manken olarak Hande Yener'in boy gösterdiği defilede, nişanlısı olarak tanıdığımız Model Ümit Cem Şenol da defilede yer aldı. Şov direktörlüğü Öne Övez ve Yakup Biçer tarafından yapıldı.

Yavuz Demirel önderliğinde İzmir Grup, defile için saçlarda doğal stiller yaratmış. Makyajda ise MAC Cosmetics tercih edilmişti. 

Tasarımcı hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak isterseniz buraya tıklayın.

İşte izlediğim defileden aklıma kazınan birbirinden göz alıcı parçalar…






ST.NIAN
Aynı gün tasarımlarını ilk defa izlediğim ikinci tasarımcı Nihan Buruk'un ST.NIAN markası ile runwayde gerçekleşen “La Nuit” isimli koleksiyonunun defilesiydi. Nihan Buruk, ilk defilesinden itibaren her koleksiyonunun temasında çevresel ve toplumsal konulara değinmiş. Bu koleksiyonunda temasını davetliler ile defile başlangıcında barkovizyonda gösterilen şiiriyle paylaştı.



La nuit (Gece)

Harcamakla bitmez sandığın, senin değil, benim değil;
o, toprağın, dağın kanıdır; 

çek elini, izin ver dolaşsın diyar diyar; 
ulaşsın tüm canlılara adilce, hakça! 
Ama inanıyorum: uyanış yakındır…
Aydınlığa ulaşmaksa amacımız, mücadele ister gece.
Gecenin içindedir umut. 
Aydınlık yaşam hakkıyla başlar,
canlılığın devamı için suyun üzerindeki örtü kalkmalı.”

Nihan Buruk

Koleksiyonda gece, suyun üzerindeki kara örtüyü temsil etmiş. Geceyi temsilen koyu renkli kumaşlar, suyu temsilen de maviler kullanılmış. Koyu renkli kumaşlar, suyu temsilen kullanılan mavi renk kumaşlar üzerinde hakimiyet kuruyor. Aydınlığı örten siyah kayganlık hissi veren ipekler ve derilerle betimlenmiş. Kumaşa işlenen ışıltılı taşlar, aydınlığı ve umudu temsil etmiş.

Hem kadın hem de erkek koleksiyonu izledik, karma bir defileydi. Ağırlığı kadın olmak üzere, toplam 70 parçadan oluşan koleksiyon asi ve rocker çizgiler taşıyordu. Nihan Buruk’un rocker bir tarzı olduğunu defile başlarken çalan müzik ile hemen hissettim. Rocknroll rüzgarlarının estiği defilede deriye ve siyaha ağırlık verilmiş. Siyah rengin dışında kahve, saks maviside vardı. Siyah mini deri elbiseler, deri pantolonlar, deri şortlar, transparan detaylar aklımda kalanlardandı.

St. NIAN defilesinin koreografisi Uğurhan Akdeniz imzası taşıyor.

Saç tasarımları Ahmet Çoban liderliğinde Garage Hair Repair Studio tarafından yapıldı. Saçlarda birbirine  yakın modeller uygulanarak, yapılmamış/
üzerinden birkaç gün geçmiş kadar doğal saçlar yaratılmıştı. Sephora ulusal make-up artisti ve Avrupa Pro-team üyesi Murat Bekler, St. Nian defilesinde modellerin makyajını yaptı. Dumanlı göz makyajları tercih edilmişti. 
Defilenin güzellik partneri ve güzellik sponsoru Sephora tarafından, defile başlamadan önce davetlilerin oturacakları yerlere, içlerinde Sephora ürünleri olan paketler bırakılarak küçük jestler yapıldı. 

Tasarımcı hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak isterseniz buraya tıklayın.






İşte Gece’den kareler





4.GÜN
Murat AYTULUM
4. ve son gün, kendisini ve tarzını hep beğenerek takip ettiğim, iki sezondur da podyumda izlediğim Murat Aytulum'un "Aşk-ı Lal / Lal" isimli koleksiyonun defilesini izledim. Murat Aytulum, derinin bağımlılık yapan bir güce sahip olduğuna inanan ve deriyi çok iyi kullanan tasarımcılardan birisi. Deriyi tek başına ve diğer ögelerle (payet olsun, tül olsun, farklı kumaşlar olsun) birlikte kullanma biçimini çok beğeniyorum. Bu koleksiyonunda dinamik ve enerjik kadını, aşkı ve tutkuyu punk ögeler ile birleştirip spor tarzda kıyafetlere dönüştürmüş.  Koleksiyona  aşkın rengi olan kırmızı hakimdi. Siyah rengi de fazlaca gördük. Genel olarak sokak modasının parçalarını barındıran ve tamamı deriden oluşan bir koleksiyondu. Kişisel düşüncem olarak çok sevdiğim iki maddeyi; deriyi ve tülü birlikte kullanmasına ben bayıldım, birbirine çok yakışmışlar. Deri ceketler (Bazılarında konsepte uygun çok yazı detayları vardı. “LOVE IS LOVE” gibi.), tül etekler, mini ve straplez deri elbiseler, deri pantolonlar, deri şortlar, deri mini etekler kısaca derinin her türlü formunu podyumda gördük.

Şebnem Schaefer, önceki defilelerinde olduğu gibi yine bu koleksiyonda da baş mankendi. Modeller podyumda bir ellerinde aşkında bir parçası olan gülleri (cansız) taşıyarak yürüdüler. Fark ettiğim kadarıyla Murat Aytulum koleksiyonunun temasına uyan böyle detayları defilelerinde kullanmayı seviyor. Çokta güzel oluyor.Geçen sezonda Tropical Dreams isimli koleksiyonunda file torba içindeki ananaslar ile bize sürpriz yapmıştı.


Mankenlerin alın ve boyun kısmında AŞK, LOVE, LAL gibi sözcüklerin yazmasıyla eğlenceli ve renkli görüntüler ortaya çıktı.

Ferhan Aral'ın üstlendiği muhteşem koreografiyi severek izledik. Ayrıca söylemeliyim ki defile esnasındaki "Slow Motion" kısmı çok iyiydi ve kapanıştaki modellerin enerjik halleri ve dansları  çok eğlenceliydi.

Mehmet Kaya ve Erhan Tunç liderliğinde Mey Kuaför, modellerin saçlarını tasarladı. Saçlarda, sokak modasını yansıtan, özgür ruhu salaş topuzlar gördük. Kryolan ekibi modellerin makyajlarını üstlendi.

Tasarımcı hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak isterseniz buraya tıklayın.


İşte izlediğim defileden aklıma kazınan birbirinden göz alıcı parçalar…





Özlem ERKAN
Son gün izlediğim diğer bir tasarımcı, tasarımlarını ilk defa izlediğim Özlem Erkan’ın runwayde gerçekleşen “Escape” isimli koleksiyonunun defilesiydi. Tasarımın temasını bize bir şiir ile anlatmış;

Escape
Nokta…
Bitiş belki de bir başlangıçtır
Arka arkaya, tekrarlı ve ritmik.
Uzaktaki hedef şaşırtmalı,
Ulaşmadan bilmeli, yaşamalı,
Hissetmeli deneyimlemeliyiz farklılıkları
Özlem Erkan

Defile, kadınlar için tasarlanmış, birbirinden şık gece kıyafetleri üzerineydi. Hafif kumaşlar, kadifeler, organzeler ile siyah, beyaz ve toprak tonları hakimdi. Birbirini tamamlayan pantolon ve büstiyer ikilileri, maxi ve mini boy elbiseler, dar kesim ve uzun yırtmaçlı etekler, rahat kesim pantolonlar, simli işlemeler, püsküller aklımda kalan detaylardan.

Mehmet Başata liderliğinde Red&White ekibi Özlem Erkan defilesi için modellerin saçlarını tasarladı. Saçlarda tek bir görünüm tercih edilmişti ve bütün mankenlerin saçları düğüm şeklinde tepede toplanmıştı. Sephora Türkiye ekibi modellerin makyajlarını yaptı. Makyajlarda da tek bir görünüş tercih edilmişti; hepsinin göz çevreleri beyaz renge boyanmıştı. 

Tasarımcı hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak isterseniz buraya tıklayın.

İşte izlediğim defileden aklıma kazınan birbirinden göz alıcı parçalar…





Bana gelirsek…
Benim için moda haftası, Ankara’daki işlerimi ancak ayarlayabildiğim için moda haftasının 2. gününde başladı. İstanbul’a adım attığım gün kendimi fashion weekte buldum.  Birazcık yorucuydu ama buna sonuna kadar değdi. 

Ne giyeceğimi önceden planlamıştım. Kombinimde kullandığım aksesuarlarda birkaç küçük son dakika değişiklikleri oldu. Genel olarak her iki gün farklı tarzlarda olmayı tercih ettim. İlk kombinimde sokak tarzı ve biraz daha spor olmayı  diğer kombinimde de daha şık ve casual bir görünümde olmayı tercih ettim. 
Favori Fashion Week ayakkabım; moda haftası boyunca İstanbul’da havanın yağmurlu olmasından dolayı botlarım ve postallarımdı… 

Antrasit renk mini jean elbisemin içine çizgili ve uzun kollu kazak giydim. Üzerime bu sene oldukça fazla gördüğümüz pelüş montlardan kırmızı renkli olanını aldım





Siyah basic triko elbise tercih ederek uzun madalyon kolye ile kombini hareketlendirdim. 



Eğer beni instagram‘dan takip ediyorsanız bu fotoğraflarımdan bazılarını mutlaka orada da görmüşsünüzdür. 





Bir Mercedes-Benz Fashion Week daha geride kaldı ama fotoğrafları biraz daha sürer gibi o yüzden beni instagram hesabımdan takip etmeyi unutmayın.


Genel olarak MBFWI , dilek ve temennilerim…
Her moda haftası olduğu gibi yine keyifli ve modaya doyduğum günler geçirdim.11.si düzenlenen İstanbul Fashion-Week, oldukça güçlü bir sezondu ve moda konusunda Türkiye’nin geldiği konumu görsel olarak bir kez daha kanıtladı. Her yeni MBFWI, kendine bir öncekinden daha fazla şey katarak iyiye doğru gidiyor. Her yeni moda haftasında destekler ve sponsorluklar artıyor. Birkaç sezondur etkinliğin, her türlü kapasiteye sahip olan ve her iki yakadan da ulaşımın kolaylıkla sağlandığı doğru bir lokasyonda; Zorlu PSM’de yapılması etkinliğe duyulan ilgiyi ve katılımı arttırıyor.

Moda haftaları büyük şovları içerebilir bunu kabul edelim, bu dünyada da böyledir. Şov tasarımın önüne geçti, ilgiyi dağıttı gibi genellemeler yapmak doğru değil. Ben olumlu geri dönüşü olduğu için moda haftasının ilgi çekici şovlar içermesini doğru bulanlardanım. Hatta bir kaç defilelerde alışılmışın dışında değişik kurgular vardı. Bazı tasarımcılar, işlerinin daha fazla ses getirmesi için, podyum şovlarında farklı meslek gruplarından insanları bir araya getirdi ve işi modellik olmayan ama başarılı isimlerle işbirliği yaptı. Ünlü isimlerin kimisi podyumda yürüdü, kimisi de canlı performanslarıyla şarkı söyleyerek moda severlere müzik dolu anlar yaşattı.

MBFWI yalnızca defilelerden oluşmuyor. Sektör için önemli başka bir detayı daha var. O da etkinliğin marka ve tasarımcılar için ticari ayağını temsil eden The Core. The Core, 28-29 Mart tarihleri arasında davetlilere kapılarını açtı. Marka ve tasarımcılar, Sonbahar/Kış 2018 koleksiyonlarını iki gün boyunca Türk ve yabancı satın alma sorumlularıyla buluşturdu. The Core tasarımcıyla, satın almacıyı bir araya getirdiği için çok değerli. Daha fazla satın almacının İstanbul'a gelmesi herkesin en çok istediği şey. Umarım tasarımcılarımızın emeklerine değen, işlerini büyütmeye olanak sağlayan satışları olmuştur. 

Fashion Week, önceden daha çok kadınlara hitap eden bir etkinlikti. Artık fashion weekte erkek modası için üretim yapan tasarımcıları da fazlaca görür olduk. Ayrıca bu sezon karma defileleri (Hem kadın hem erkek koleksiyon aynı podyumda sergileniyor.) çok gördük. Bu sayede fashion week, erkekler içinde erkek modasını takip edecekleri bir platforma dönüştü. Birde otomobillerin en büyük alıcısının erkekler olduğunu düşünürsek fashion weekin erkekleri çekecek çok özelliği var.

Modanın, farklı tarzların ve birbirinden değerli birçok tasarımcıların böylesine etkileyici bir atmosferde bir araya gelmesi çok değerli ve bu etkinlik çok özel bir etkinlik. Sektöre yeni adım atan tasarımcıda var çok daha deneyimli tasarımcıda, fakat ikisi de aynı amaç için bir araya geliyor. Düzenlenmeye başladığı ilk günden beri, birçok genç ve yetenekli Türk tasarımcıyı Fashion Week sayesinde tanıyıp keşfediyoruz. Yeni nesil tasarımcıların kendinden oldukça emin duruşları moda tasarımcısı olma hayali kuranlara cesaret verebilir.

Moda haftaları yalnızca tasarımcılar için değil, modeller, blogger/influencer’lar için sponsorluklar ve yeni iş birliği fırsatları, çeşitli markaların (kozmetik, teknoloji vs.) etkinlikleri, PR ajansları, şehrin tanıtılması, catering, profesyonel fotoğrafçılar, dergiler ve basın gibi birçok farklı alanın ve grubun dahil olduğu bir oluşum. Şunu da konusu geçmişken ekleyeyim; tüm defilelerde en çok podyuma çıkan isim, uluslararası anlamda ilk Türk top modelimiz olan Öykü Baştaş’tı.


Moda haftasının hiç eksiği yok mu derseniz elbette var. Madalyonun bir de öteki yüzünü çevirelim. Bazı PR ajansları üstüne düşen görevi yapmayıp, esnek ve sorumsuz davranıyor. Etkinlik başlamadan günler önce, davetlilerin isimlerini not edip, davetiyelerini ayarlamak, onlara oturma şekli oluşturmak ve bu düzeni sağlamak tasarımcıların çalıştığı PR ajanslarının sorumluluğunda. LCV’nizi yaptırsanız bile, (hatta bir gün önce LCV kontrolü için telefonlaşsanız bile) davetiyenizi almak için gittiğiniz check-in deskte bulunan listede adınızı göremeyebiliyorsunuz, davetiyelerde son dakika sürprizleri çıkabiliyor. Bu durumda telefonu elime hemen alıp, LCV için görüştüğüm numarayla tekrar iletişime geçtim. Hattın ucunda bulunan kişi kendisindeki listede adımın olup olmadığını kontrol etti (adım tabi ki var) ve pr ajansından görevli check-in deskte görevli olan kişiye telefonu uzatmamı istedi ona durumu anlattı ve davetiye uzun uğraşlar sonunda elime ulaştı. Buraya kadar stres seviyem doğal olarak biraz arttı. PR ajansı tarafından nasıl ismim bildirilmemiş, ya da bildirilmişte nasıl asıl listeye yazılmamış şaşırıyorum. Gelelim diğer sorunlu konuya; yine LCV’nizi yaptırsanız bile check-in desk olması gereken zamandan önce kapanıyor, sizin biletleriniz de çoktan başkalarına verilmiş oluyor yani kafalarına göre check-in deskte insanları defilelere sokabiliyorlar. Her şey belgeli ve kanıtlı, onay maili mail kutunuzda duruyor, defile kapısında davetiye kontrolü yapan görevlilere davetliyim ama check-in desk olması gereken zamandan önce kapandığı için davetiyemi alamadım diyerek mailinizi açıp gösteriyorsunuz. Onlardan kaynaklı bir durumun olmadığını, PR Ajansının check-in deski erken kapattığını söylüyorlar ve sonuç olarak rezervasyon yaptırdığınız defileye davetiyeniz somut olarak elinizde olmadığı için sizi içeriye almıyorlar. (İzlemem gereken bir defileyi bu sebepten dolayı kaçırdım. Bu duruma başlangıçta biraz üzülür gibi olsam da sonradan üzülmedim, çünkü “sosyetik” olarak bilinen bir hanımefendi de benim gibi aynı nedenden dolayı izleyemedi. Eşitlik goals! Ay bu dedikodu kısmına nereden ve nasıl geldik?) Organizasyonun yıllardır düzenlenmesine rağmen, LCV’li davetlilere davetiyelerini verme kısmının hala bu kadar sorunlu olmasına gerçekten şaşırıyorum. Bazen tamamen görevlilerin insafına kalıyorsunuz. Bunları buraya yazıyorum ki, belki tesadüfen yetkili birisi denk gelip yazımı okurda diğer sezonlarda bu tarz sıkıntıları yaşamayız.

Moda haftasında, tasarımcılar hayallerini gerçeğe dönüştürürken tüketicilere de kendilerini en iyi şekilde ifade ediyorlar. Tasarımcılarımız, her sezon şahane parçalar üretip, birbirinden güzel, kendi içinde hikayesi olan tasarımlarla, gösterişli defilelere imza atıyor. Sürekli yeni ve farklı giysiler tasarlamak kuvvetli bir yaratıcılık ve beyin gücü ister. Bu kişiler her zaman hayatın bir kaç adım önünde gitmek zorundalar ve bu defileler onların işlerini icra etme platformu. Bu yüzden en başta bu güzel organizasyonda emeği geçen tüm modacılara ve daha sonra sponsor firmalara ve destekleyen diğer kuruluşlara sonsuz teşekkürler. Umarım emeği geçen herkes için harika bir moda haftası olmuştur. Ben şimdiden bir sonraki Mercedes-Benz Fashion Week'i sabırsızlıkla bekliyorum. Defileleri takip edip, kalabalıkta fotoğraf çekip onları düzenlemek, notlar almak, nacizane kendimce yorumlayıp burada yayınlamak ve bütün bunları fazla vakit kaybetmeden hızlı bir şekilde yapmak inanın çok emek istiyor. Bu yazı ile (takipçi demeyi hiç sevmiyorum) sosyal medya dostlarım ve blog okuyucularım gelip izlemiş kadar bilgi sahibi olsunlar istedim. Umarım sizin için oldukça tatmin edici bir yazı olmuştur. Değerli yorumlarınızı bırakırsanız çok sevinirim. Okuduğunuz için teşekkür ederim, bir sonraki moda haftasında yine görüşmek üzere. 

Her zaman stil sahibi ve bilinçli bir moda takipçisi olmanız temennisi ile bütün moda severlere keyifli günler dilerim...

Sevgiler...
💓💓💓









NOTLAR:


Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul, Mercedes-Benz’in isim sponsorluğunun yanı sıra; Hopi, Laboratoire BIODERMA, L’Oréal Professionnel, Samsung Galaxy S9 I S9+, Yapı Kredi, Zorlu Center ve Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nin resmi sponsorluğunda DHL ile M.A.C Cosmetics'in destekleriyle ve tedarikçi sponsorlar Damla, Dukan Diet ve Red Bull'un katkılarıyla gerçekleştirilmektedir.

Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB), Moda Tasarımcıları Derneği (MTD), Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ve İstanbul Moda Akademisi (İMA) tarafından desteklenmektedir.

MBFWI hakkında güncel haberleri takip edeceğiniz;

MBFWI resmi web sitesi: www.mbfwistanbul.com

MBFWI resmi instagram hesabı: www.instagram.com/mbfwistanbul


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Küfür ve hakaret içeren yorumlar yasaktır. Sadece konu ile ilgili yorumlara cevap verilir.